CHP Denizli Milletvekili Şeref Arpacı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda zeytinlik alanların madenciliğe açılmasını öngören torba yasa teklifine sert sözlerle tepki gösterdi. Arpacı, “Geçmişte defalarca delmeye çalıştığınız zeytin kanununu bu sefer koordinatlar vererek delmeye çalışıyorsunuz” diyerek hükümeti doğa katliamı yapmakla suçladı.
Zeytinliklerin kömür madeni sahalarına dönüştürülmesinin amaçlandığını belirten Arpacı, bu durumun sadece zeytin üretimini değil, doğal yaşamı ve gelecek kuşakları da tehdit ettiğini ifade etti. Arpacı, “Bu teklif, Türkiye’nin doğasını, tarımını, turizmini, zeytinini ve çocuklarımızın geleceğini birkaç şirketin çıkarı uğruna yok edecek” sözleriyle tehlikenin boyutlarını vurguladı.
‘KANUN ARKADAN GELİR’ SÖZÜNÜ HATIRLATTI
Teklifin enerji, çevre ve tarım politikalarına ciddi zarar vereceğini söyleyen Arpacı, “Hani geçmişte bir Bakanınız dedi ya ‘Siz gereğini yapın, kanun arkadan gelir’ diye, işte bu zihniyetin aynı şekilde bugün devam etmesidir bu torba yasa” diyerek kanun yapma sürecine yöneltilen eleştirileri dile getirdi. Meclis komisyonlarındaki süreçlerin de göz ardı edildiğini belirten CHP’li vekil, bazı milletvekillerinin çevre ve tarımla ilgili maddelere duyarsız kaldığını aktardı. “İşte, gözünü doğanın değil doların yeşili bürüyen bir anlayışın tezahürüdür bu torba yasa teklifi” dedi.
Zeytinliklerin feda edilerek elde edilmek istenen ekonomik kazancın kamuya gerçek bir fayda sağlamayacağını savunan Arpacı, “kömür için 86 bin ağaç feda edilemez” diyerek sözlerini sürdürdü ve 7 milyar dolarlık bir kazanç uğruna doğanın kurban edilmesinin kabul edilemeyeceğini belirtti. Zeytin ağaçlarının taşınmasının çözüm olmadığını vurgulayan Arpacı, “Sökülenin yerine iki kat daha zeytin dikeceğiz” söylemine de karşı çıktı. “Arkadaşlar ağaç dikmekle orman olmuyor, doğal hayat yerine gelmiyor, zeytinyağı üretimi olmuyor” diyerek eleştirilerini sürdürdü.
‘BU YOL, YOL DEĞİL’
Kontrolsüzce dikilen fidanların çoğunun kuruduğunu, bunun da devlet kaynaklarının boşa harcandığını gösterdiğini söyleyen Arpacı, “Kontrol altına almadıktan sonra orası orman olmaz, doğal hayat başlamaz arkadaşlar” sözleriyle geçmiş deneyimlerden ders çıkarılması gerektiğini belirtti. Zeytin Kanunu’nun koordine edilen bölgelerle aşındırıldığını ifade eden Arpacı, “1939 yılından beri değişmeyen Zeytin Kanunu’nu baypas etmenin yolunu açıyorsunuz; bu yol, yol değil” diyerek yasanın geri çekilmesi gerektiğini dile getirdi.
‘YASA TEKLİFİNİ GERİ ÇEKİN’ ÇAĞRISI
“Buradan aranızda aklıselim, muhakeme duygusuna sahip vicdanlı arkadaşlara sesleniyorum” diyerek milletvekillerine çağrıda bulunan Arpacı, yasa teklifinin tümden geri çekilerek herkesin yararına olacak alternatif çözümler bulunabileceğini savundu. Özellikle 1., 2., 3., 4., 10. ve 11. maddelerin torbadan çıkarılması gerektiğini belirtti.
Zımni onay sistemine de karşı çıkan Arpacı, kamu kurumlarının sessiz kalmasının onay anlamına geleceği maddelere dikkat çekti. “Bu zımni onay mekanizması herhangi bir bürokratın bilinçli olarak ya da baskı, menfaat ilişkileriyle olumsuz görüş bildirmekten kaçınması demektir” diyerek sözlerini noktaladı.
